Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde birkaç ay arayla meydana gelen iki 6.1 büyüklüğündeki deprem, yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy tarafından "ikiz deprem' olarak tanımlandı
Üşümezsoy'a göre, iki deprem de aynı fay sistemi üzerinde kısa aralıklarla gerçekleşti ve bu sistem Simav-Gediz hattı üzerinden Uşak'a kadr uzanıyor
İlk deprem derinde, ikincisi dağın içinde
Prof. Dr. Üşümezsoy, ilk 6.1'lik depremin Sındırgı Dağı'nın altına doğru eğimli bir fay hattında, yaklaşık 10 kilometre derinlikte meydana geldiğini belirtti.
İlk sarsıntıdan sonra güney yönüne doğru ilerleyen hareketlerin, ikinci bir fay hattını tetiklediğini vurgulayan Üşümezsoy, "İkinci deprem, dağın içinde ve daha sığ bir seviyede, yaklaşık 6-7 kilometre derinlikte kırılan ikinci bir fayda oluştu. Bu nedenle iki deprem birbirine bağlı, yani ikiz depremdir." dedi.
Uşak hattı fay zincirinin parçası
Üşümezsoy Sındırgı'daki bu fay yapısının Simav ve Gediz üzerinden Uşak'a kadar uzanan bir jeolojk zincirin parçası olduğunu söyledi. "Bu fay hattı Uşak'ın güneybatısına kadar devam ediyor. Dolayısıyla Sındırgı'da yaşanan büyük bir deprem, Uşak çevresinde küçük stresdeğişimleri yaratabilir. Ancak şu anda Uşak merkezinde aktif bir kırılma söz konusu değil." ifadelerini kullandı
Risk tamamen bitmedi
Prof. Dr. Üşümezsoy, Sındırgı'daki iki büyük depremin ardından enerjinin büyük oranda boşaldığını ancak riskin tamamen geçtiği anlamına gelmediğini de vurguladı.
"Bölgedeki faylar birbirine aşmalı, yani biri kırıldığında diğerine stres aktarabiliyor. Bu nedenle Simav-Gediz-Uşak hattı ilerleyen dönemlerde yeniden hareketlenebilir. Ancak yakın zamanda aynı büyüklükte bir deprem beklenmiyor." dedi.
Üşümezsoy ayrıca, özellikle Uşak'ın güney kesimlerinde - Eşme, Ulubey ve Banaz çevresinde - fay hatlarının yakından izlenmesi gerektiğini belirterek, "Sındırgı'da yaşanan bu ikiz deprem, bölgedeki fay zincirinin birbirine bağlı olduğunu bir kez daha gösterdi." ifadelerni kullandı.