Basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
YAPARSA UŞAK HALKI YAPAR!
Değerli Uşak Halkı,
Ülkemiz ciddi bir krizin eşiğinde; halkın yaşadığı sorunlar fırtınaya dönüştü. Emekli çalışan geçinemiyor, köylü üretemiyor, gençler gelecek umutlarını yitiriyor, kadınlar katlediliyor; her alanda adaletsizlikler yaşanıyor, eğitim, sağlık gibi toplumu yakından ilgilendiren pek çok konuda sorunlar dağları aştı…
Tüm bu olumsuzluklar üstüne Uşak Halkı özelinde bir sorun yaşıyoruz ki tüm kent olumsuz etkileniyor: SU SORUNU
Biliyorsunuz Sol Parti olarak daha önce “Altınımızı aldınız, suyumuzu çaldınız. “Kışladağı Madeni TÜPRAG kapatılsın.” Diye üç gün stant açıp, yürüyüş yaptık, basın bildirisi yayınladık; yetkilileri açıklama yapmaya ve göreve çağırdık. Yaptığımız bu etkinliklerden sonra, AKP yetkilileri, DSİ, Belediye topu birbirine atarak kayıkçı kavgası yaptı, hatta bazı çevre dernekleri, çevre platformları “TÜPRAG suyumuzu elimizden aldı.” bile diyemediler.
“Yetkililer Niçin TÜPRAG’tan Hiç Bahsetmiyor?”
Dahası birçok yetkili koskoca kenti susuz kalması konuşmalarında TÜPRAG kelimesini ağızlarına almadılar. Bilimsel veriler ortada dururken, konuyla ilgili bilim insanları Maden Ocağının Uşak’tan fazla su harcadığını belgelendirirken yetkililerin TÜPRAG’tan bahsetmemeleri ne anlama geliyor?
Sol Parti olarak; halkımız onca sorunun içinde boğuşurken, yaşadığı su sorunu üzerine yürüyüş gerçekleştirdik, kamuoyu oluşturmaya çalıştık. Uşak Halkının katılımızı önemsedik. O günden bugüne yine günde hala 6 saat su veriliyor. Çevre talancısı AKP ile Belediye kuyu kazma yarışına giriyor. “Gölet bağlıyoruz” deniliyor. Ama halka suyun verilmesini 6 saatten 7 saate çıkaramıyorlar. Üstüne üstlük sanki yer altı suları birbirine bağlı değilmiş gibi; bütün bilimi reddeden bir yerden.
Ülkemizin ilklerinden olan Uşak Şeker Fabrikasının pancar alım sezonunda fabrikanın çalışamayabileceği açıklaması gelince, Uşak CHP Milletvekili TÜPRAG’tan söz etmeden “Susuz bırakmayacağız.” Babında açıklama yapıyor ve herkesi çözüme çağırıyor.
“Çözüm Belli: TÜPRAG KAPATILMALI”
Bu arada, AKP milletvekili, İl Örgütü açıklama yapıyor; Kalfa Köyü’nden bir çiftçi, ikisaray köyünden bir köylü ile anlaşarak onların kuyularından su alarak sorunu çözeriz diyorlar. Oysa bilim diyor ki; ne kadar kuyu kazarsanız kazın o kuyular da kalıcı çözüm değil… Yeni kuyular geçici çözümdür. Suyun geldiği nokta Murat Dağı. Her kuyu aynı noktadan besleniyor. Kışla Maden Ocağı kapatılmadıkça sorun çözülemez… Kuyular faaliyete geçtikçe Uşak’ın suyu önümüzdeki günlerde 6 saatten 12 saate mi çıkacak yoksa 2 günde bir mi verilecek. Eğer 2 günde bir verilirse o zaman Uşak halkı ne yapacak?
Değerli Uşaklılar, şimdilik günde 6 saat su sadece kenar mahallelerde deposu olmayan konutları etkiliyor, apartmanlarda genel olarak depo olduğu için yada kot farkı düşük bölgelerde susuzluk yaşanmıyor gibi görünüyor. Ama asıl olan yoksullara oluyor. BÜTÜN KUYULARI UŞAK’A BAĞLASSANIZ DA YÜZLERCE KUYU KAZSANIZ DA BÜTÜN GÖLETLERİN SUYUNU UŞAK’A ÇEVİRSENİZ DE BÜTÜN BUNLAR GEÇİCİ ÇÖZÜM OLACAKTIR. TEK ÇARE VAR O DA KIŞLADAĞI MADENİNİ İŞLETEN KANADALI FİRMA ELDORADO GOLD’U KOVMAK YERLİ İŞBİRLİKÇİ TÜPRAG’I KAPATMAKTIR.
“TÜPRAG BEN İSTEDİĞİMİ YAPARIM” DİYOR”
Ayrıca TÜPRAG Uşak’a öğretmen evi yapacakmış, öğretmen evinin adı da TÜPRAG ÖĞRETMEN EVİ olacağı söyleniyor. Yani diyor ki TÜPRAG “Ben sizi susuz bırakacağım. Ama bak öğretmen evi yaptırıyorum. Ben sizi susuz da bırakırım öğretmen evi de yaparım. Ben istediğimi yaparım.” Bunun açıklaması budur. Biz onurlu öğretmenlerimizin ve eğitim sendikaların bu öğretmen evine gideceklerini düşünmüyoruz.
Uşak Belediye Başkanı Öğretmen Evi Yapımı Projesinde imzasını çekmeli. Uşak halkından toplanan vergilerle öğretmen evi zaten yapılır.
Sonuç olarak: Ey TÜPRAG “Biz senden Uşak’tan def olmanı istiyoruz… Sen defol yeter. Biz öğretmen evimizi yaparız.”
Uşak halkına çağrımızdır: Bu rejim değişmedikçe hiçbir şey düzelmez. TÜPRAG kapatılmadıkça susuzluk devam eder…