Gündem

Alevler İçeresinde Kalan Uşak Harabeye Dönmüştü

Uşak Tarihi Araştırmacısı Sevgili Ömer Aşçı, Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde yenilip geri çekilen Yunan Küçük Asya Ordusu'nun Uşak’ı nasıl yaktığını araştırdı.

Abone Ol

“YANGIN GASP, TECAVÜZ, İŞKENCE HER TÜRLÜ MEZLAİM YAPILMIŞ”

Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde yenilerek geri çekilen Yunan Küçük Asya Ordusu'nun bir parçası Altıntaş üzerinden Gediz istikametinde ilerleyerek Uşak'a ulaşmaya çalışmaktadır. Türk Ordusu'nun 1.Ordu 4.Kolordusu Dumlupınar’a çekilmiş olan General Franko Grubunu Uşak istikametine yönlendirmekle görevlendirilmiştir. Ve takip harekâtı kapsamında 3 Eylül 1922 günü Eşme Kazası'nda bulunmuştur. Albay Osman Nuri (Koptagel) Bey komutasındaki 12. Piyade Tümeni de 1.Ordu 4.Kolordusu komutasında hareket etmektedir. 12. Piyade Tümen İstihbarat Zabiti İhtiyat Üsteğmen Süleyman Sururi (Emekçil)Bey, Yunan Küçük Asya Ordusu'nun Uşak Kazası'nda 31 Ağustos-3 Eylül 1922 tarihleri arasında verdiği tahribatı şöyle raporlamıştır ;

I. ordumuzun ileri harekâtı esnasında güzergâhımıza tesadüf eden köy ve kazalarda düşman tarafından ikah edilmiş, yanmış, hayli halkın ırz, namus, işkence gibi cinayet ve mezalimden bizzat gördüklerim ile bu mezalime maruz kalan eşhasın ifade yani hulasaten kayıt etmiştim. Güzergâhımda tesadüf ve teşebbüs edebildiğim faciaları muhtaran aşağıda arz eyliyorum;

Gedikler Köyü: 30-35 haneden ibaret bir köy, ahaliden 18 kişi ile 250 iri mevaşi ve 1500 kile zahireyi Yunanlılar beraberinde götürmüş. Düşman ricat ederken köyün diğer delikanlılarını angarya bahanesiyle götürmüş ve köyün yegâne menbayı serveti olan binlerce dönümlük palamutluğu yakmışlar. Mevaşiden maada 30 manda, 15 beygir ile 35 merkep de beraberlerinde götürülmüştür. Bu köye ait iki yüz dönümden fazla bağ ve bostan tahrip edilmiş ve 500 kileyi mütecaviz zahire gasp edilmiştir. Düşmanın II. Fırkasının 7. Alayına mensup Onbaşı Yani ile arkadaşı Yorgo tarafından dayakla cebren alınan para miktarı Ahmet oğlu Süleyman 'dan 120 lira, Hüseyin Çavuşoğlu İbrahim 50 lira, Ömeroğlu Ömer’den ailesine ait iki dizi alın altını ve bir dizi gerdan altın ki ceman 250 lira, Hatip oğlu Osman'dan 40 lira, Ali Beyoğlu Mehmet’ten 15 lira ve müteaddit eşhastan üç-beş lira ile ceman 500 lirayı mütecavizdir.

“GÖBEK (ULUBEY) NAHİYESİ DE ALEVLER İÇERSİNDE”

Göbek (Ulubey) Nahiyesi: Düşman burada bulunduğu müddetçe Türklere karşı pek büyük hakaret ve mezalim yapmış, işgal esnasında bir zabit kumandasındaki muayyen bir müfreze ile ilk evvela çarşıyı ateşe vermişler ve ateş buradan civardaki hanelere de sirayet ederek, reji ve eşirrasıyla bütün çarşı ve bir kısım binalar yanmıştır. Ölüm tehdidi ile ahaliden birçok para ve mücevherat alınmış ve kasabanın mevaşi vesaiti nakliye ve hayvanatı ümerası, düşman tarafından götürülmüştür.

Kabaklar Köyü: 30 hane kadar bir köydür. Bilâistisna kamilen yakılmış, Kabaklar ahalisi dâhilinde iltica suretiyle hayatlarını kurtaran olmamıştır. Köyün muhtarı Mehmet Ağa, düşman tarafından süngü ve kurşun ile feci surette öldürülmüştür. Köyde canlarım kurtarabilen halka bir lokma gıda bulmak imkânsızdı. Düşman hiçbir şey bırakmamış, tavukları bile öldürüp atmışlardı.

Yeleğen Köyü: Köy, bilaistisna baştanbaşa yakılmış, mevâşîyi hayvanatı götürülmüş, tavuk, yumurta, zahire vesaire namına ne var ise yanmış, genç delikanlılar öldürülmüş, ormana iltica suretiyle hayatlarını kurtarabilenlerin köye avdetlerinde görülen manzara tahammül edilmez derecede feci idi. Ben bu köye henüz layıkıyla sönmemiş yanmış, harabeleri arasında kömür buğday, arpa tanelerini toplayan, ayıran ve bir lokma ekmek diye ağlayan çocuklarına vermek üzere biriktiren gözü yaşlı zavallı kadınların hıçkırıklarım asla unutamayacağım.

12. Fırka İstihbarat Zabiti

İhtiyat Mülazımıevveli S. Sururi

KAYNAK: (Mehmet Karayaman, Uşak’ta Kuvayi Milliye, Meta Basım Matbaacılık Hizmetleri, Uşak İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayını, İzmir, 2009, s.128-129; Bkz. Sabah Gazetesi,15 Ocak 1923, s.1; TİTE Arşivi, A-2 Kataloğu, Sıra No: 2237, Kutu No:21, Belge No: 17)