Karoba mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Sözlerime başlamadan önce; geçtiğimiz hafta TUSAŞ'a yapılan hain saldırıyı bir kez daha kınıyor, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Kurtuluş Savaşı'nda canları uğruna savaşan, Cumhuriyetimizi korumak ve yüceltmek için mücadele eden Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm gazi ve şehitlerimizi de bir kez daha büyük bir minnet ve saygıyla anıyorum.
Bugün Kuvay’i Milliye ateşinin yanmaya başladığı ilk yerleşim yerlerinden biri olan memleketimiz Uşak'ta büyük bir coşkuyla bir araya geldik!
"Kimsesizlerin kimsesi" olan Cumhuriyet'in ülkemiz için önemini her geçen gün daha iyi anlıyoruz.
Değerli hemşerilerim 19 Mayıs 1919'da manda ve himaye isteyenlere, emperyalistlere ve vatan düşmanlarına karşı başlayan bağımsızlık yürüyüşü sonucunda kazandığımız Kurtuluş Savaşı ve 29 Ekim; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “En büyük bayramımızdır.”
Cumhuriyet; güçlü bir anayasadır, vatandaşların hak ve özgürlüklerini koruyan güçlü bir devlet olmaktır, tek kişinin yönetiminin ve ayrıcalıklarının son bulması, halkın kendini yönetmesidir.
Cumhuriyet, aynı vatanda ortak ilkeler etrafında buluşmuş Türk Ulusu’nun; teröre, ayrımcılığa, adaletsizliğe, darbeye, hukuksuzluğa karşı tek ses olduğu rejimin adıdır.
Cumhuriyet daha dün terörist başına ip atıp bugün Meclis'e davet edenler, mikrofon uzatanlarla yüceltilmez; şahsi menfaatlerini göz ardı ederek sadece barış ve ilerlemeyi umursayanlarla yüceltilebilir!
Bu yüzden bizler; kimden ve nasıl gelirse gelsin teröre hayır diyor lanetliyor, dün olduğu gibi bugün de sadece ve sadece barışı destekliyoruz!
Anadolu coğrafyasındaki en büyük devrim olan Cumhuriyeti’mize dün olduğu gibi bugün de düşman olanlar, bugün de o'na ve ülkemize zarar vermek isteyenler mevcuttur.
Ancak UNUTULMASIN Kİ; Laikliğin, çağdaşlığın, demokrasinin ve özgürlüğün teminatı olan Cumhuriyet'e savaş açanlar, dün olduğu gibi bugün de başarısız olacaklardır!
Türkiye Cumhuriyeti ; vatandaşlarını dini, dili, ırkı ya da etnik kökenine göre ayırmaz,
kardeşçe yaşamda buluşturur, birleştirir. Anadolu halkı yüzlerce yıl dışlanmış, cephelerde kırdırılmış ,yokluğa mahkum edilmiş, yöneticilerinin şahsi çıkarları için yok sayılmış olsa da ; Vatan-bayrak, Özgürlük ve bağımsızlık diyerek yola çıkan büyük Atatürk ve silah arkadaşlarının en büyük eseri cumhuriyetimiz 101 yıldır dimdik ayaktadır .
O yüzden dün olduğu gibi bugün de haykırıyoruz. Çok yaşa Cumhuriyet!
Egemenliğin kaynağını Ulus'a veren, kadın -erkek eşitliğinde insanlarımıza çağ atlatan, aklın ve bilimin öncülüğünde “laikliği yerleştiren, geçmişte saray saltanatını yıkan Cumhuriyetimiz, bugün de yeni saray saltanatı heveslilerine fırsat vermeyecektir. Cumhuriyetle sıkıntısı olanlar, bu ülkenin temel vazgeçilmez ilkelerini ve en önemlisi Laikliği içine sindiremeyenler, ülkeyi ekonomik kaosun içine sürükleyenler, her gün doğalgaza benzine mazota gübreye ekmeğe zam yapıp lüks içinde yaşayanlar, Vatanseverlikten çok adam sever olanlar,
Bu ülkenin kaynaklarını yandaşına ve 5'li çeteye aktaranlar,
UNUTMASINLAR Kİ
Cumhuriyet sahipsiz değildir!
Sanmayın ki..
Devriniz bitmeyecek!
Sanmayın ki
İlelebet o deri koltuklarınızda,
Halkın parası ile keyif süreceksiniz.
Sanmayın ki bitirdiğiniz yok ettiğiniz adalet bir gün size lazım olmayacak...
Sanmayın ki sansür yasası ile bu halkın susacağını…
Susturmaya çalıştığınız bu halk ilk seçimde sizi sandıkta susturacak…
Biz ;
101 koca yıldır yıkılmadık
Türkiye ile beraber yolumuza devam edeceğiz…..
Biz Cumhuriyete İnanıyoruz
Biz Halkımıza güveniyoruz
Atamızın yolunda ilerlemeye devam ediyoruz...
Yaşasın Cumhuriyet,
Yaşasın Tam bağımsız Türkiye..