Uşak-İzmir karayolu arasında Taşyaran, Kula Peri Bacaları, Kula jeopark, Tabduk Emre Dergahı, Sardes Antik Kenti, Artemis Tapınağı gibi onlarca görülmesi gereken doğal ve tarihi yerler o kadar güzel ki…
Bu gezide Sardes veya Sardeis, Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Sart kasabası yakınlarında bulunan ve Lidya (Lydia) devletine başkentlik yapmış antikkent Sardes’si görünce nefesim kesildi.
Tarihi Sardes kenti, Sard Deresi'nin Bozdağlar'dan parçalayıp taşıdığı altın madeni içermesinden dolayı burada kurulduğu rivayet edilir. Geniş bir alanda kurulu bulunan Lidya krallığında ani ve yöresel zenginleşme görülmüştür. Kral Krezüs (Karun) hazineleri bu devre aittir. Tarihçi Herodotos bu zenginliğin bu zenginliğin kaynağının akarsuyun taşıdığı çökellerin içinde bulunan altın olduğunu iddia eder.
Bu altınlarla Lidyalılar ilk parayı basmıştı. Ama altını şimdiki gibi siyanürle falan çıkarmazlar, kumları elerler çevreye hiçbir zarar veremden altın elde ederlerdi. (Lidyalılar parayı 2500 yıl önce bulmuşlar. Ben Karun hazinelerinin çıktığı Uşak’ta 62 yıldır bulamadım)
Sardes Antik Kenti’nin kalıntıları Manisa’nın Salihli ilçesine bağlı Sart beldesinde yer alır. Lidya Devleti’nin başkenti olan Sart ve yöresinin 5000 yılı aşkın bir süredir çeşitli yerleşimlere sahne olduğu, Roma ve Bizans dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olduğu kazı çalışmalarından anlaşılmaktadır.
KRAL YOLU BURADAN BAŞLAR
Salihli merkezine 9 km, İzmir'e 82 km ve Uşak’a 132 km uzaklıkta olup, İzmir-Ankara karayolunun iki yanına yayılmış bir kenttir. Sardes bilinen tarihe göre paranın ilk basıldığı yerdir. Ayrıca tarihteki ünlü Kral Yolunun başlangıcıdır. Uzun süre değerli taş olarak kullanılmış turuncu kuvars taşının Batı dillerindeki ismi olan ve "sard" kelimesi, taşın antik çağda çıkarıldığı Sart bölgesinden gelir. Halen burada Kuvars taşı ve altın çıkarımı devam etmektedir.
Sart'ta tarihte bilinen ilk tiyatro kalıntıları da mevcut olup gün yüzüne çıkarılmaya çalışılmaktadır. Ayrıca Sart'ın yaklaşık 5 km kuzeyinde "Bin Tepeler" ismiyle anılan yaklaşık olarak 85 tane mezardan oluşan Lidya kraliyet mezarlığı bulunmaktadır. Sart kasabasında Batı Anadolu'nun 7 tapınağından biri olan Artemis Tapınağı yer almaktadır.
Tarihi kütüphanesi ve kral tahtları halen büyük bir oranda sağlam kalmış ve ziyarete açıktır. Burada yer alan tarihi eserlerin çoğunluğu itibariyle tıpkı aynı yapımıdır orijinalleri Manisa etnografya müzesinde sergilenmektedir. İzmir- Uşak yolu üzerinde bulunması ziyaret için büyük kolaylık sağlar. Sardes antik kentinde bulunan başlıca tarihi yapıları şöyle sıralanmaktadır.
- Akropol
- Gymnasium
- Sinagog
- Hamam
- Mahkeme Binası
- Evler
- Mezarlar
- Bintepe
KARUN’A NE OLDU?
Lidya’nın zenginliğiyle ün yapmış Kroisos milattan önce 560 ile 546 yılları arasında hüküm sürmüştür
Mermnad hanedanından gelen Kroisos, babası Alyattes’ten sonra tahta geçmiştir. Kroisos, Batı Anadolu’daki Ephesos’u (Efes) ve diğer kentleri alarak İyonya’nın fethini gerçekleştirdi. Donanması olmadığı için adalara saldıramadı. Bunun yerine bu adalarla ittifak kurdu.
Git gide güçlenen Pers İmparatorluğu Lidya’ya karşı bir tehdit oluşturdu. Bu tehdite karşı Kroisos, Babil’lilerle itifak kurdu. Ayrıca Mısır ve Sparta’dan askeri destek aldı. Kappadokia’ya Pers’lerden önce saldırdı. Pteria’daki iki tarafında kazanamadığı savaştan sonra yeni, güçlü bir ordu kurmak için Başkent Sardes’e döndü. Ama onu izleyen Pers İmparatoru Kyros, ani bir saldırı ile Sardes’i ele geçirdi.
Biraz daha geriye gidelim. Karun’un Atinalı Salon ile buluştuğu ana dönelim. Karun, Salon’u şu anda içerisinde bulunduğumuz ağırlar ve havasını basar.
Salon gezerken odlar dolusu altınları bir çok adamı kürekle yığmaktadır. Karun der ki: “Eyyy Salon! Söyle bakalım bu kadar sarayı amlı, mülkü, parası ve altını olan benden daha mutlu bir insan var mıdır? Bu dünyada…
Salon; Eyyy Karun, senin mutlu olup olmadığını bilebilmem için son nefesini nasıl verdğini bilmem gerekir” diye cevap verir.
Karun Pers İmparatoru Kyros’la yaptığı savaşta yenilir ve esir düşer. Kayros, karun ve admalrının ateşe atılarak diri diri yakılmasını emreder.
Karun, tam ateşe atılırlen “Salon, Salon!” diye acı acı bağırır. Kyros, niçin böyle bağırdığını sorunca, salon ile arasında geçen konuşmayı aktarır. Akıllı ve bilge bir kral olan Kyros, Karun’u affeder ve onu yanında konuk (esir) olarak tutar.
Ölünce de Uşak’a getirir. Hazineleriyle birlikte Güre köyündeki Aktepe Tümülüsüne gömer.
Solon Kroisos’a ve Kyros’a mutluluğun parada değil, iyi talihte olduğunu öğretmiştir.
Tüm Uşaklıların bir buçuk saatlik uzaklıktaki 3 ya da 5 bin yıllık görmelerini dilerim.