Dün Uşak’ta yaşanan doktora bıçaklı saldırı ve darp olayına tepkiler çığ gibi büyüdü. Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimliği tarafından yapılan açıklamada olayın adli süreç boyutuna da yer verildi.
Ne olmuştu?
Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Kardiyoloji Uzman Dr. Şerif Ahmet Kandemir, Koroner Yoğun Bakım Ünitesi önünde hasta yakınlarını bilgilendirdiği esnada, hastasının vefat haberini alan iki yakını tarafından sözlü ve fiziksel saldırıya uğradı ve yerlerde sürüklendi. Gözü dönmüş saldırganlar Kandemir’i yerlerde savurarak bıçakla tehdit etti.
Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği tarafından yaşanan elim olay hakkında açıklama yapıldı.
“SAĞLIKTA ŞİDDETİ KINIYORUZ”
Hastane Başhekimliği tarafından yapılan açıklamada, “Hastanemizde görev yapan mesai arkadaşımız Uzm. Dr. Şerif Ahmet Kandemir’e yönelik gerçekleştirilen sözlü ve fiziksel şiddet eylemi, kurumumuz nezdinde büyük bir üzüntü ve infialle karşılanmıştır. Toplum sağlığını korumak ve geliştirmek amacıyla gece gündüz demeden, fedakârca görev yapan sağlık çalışanlarımız; her türlü saygı, takdir ve güveni hak etmektedir. Sağlıkta şiddet, tüm sağlık sistemine toplumsal huzura ve aynı zamanda sağlık hizmeti alan vatandaşlara yönelmiş vahim bir tehdit unsuru oluşturmaktadır.
“Sürecin sonuna kadar takipçisiyiz”
Yaşanan bu menfur olayla ilgili adli ve idari süreç ivedilikle başlatılmış olup, süreç ilgili kurumlar ile yakından takip edilmiştir. Sürecin sonuna kadar kararlılıkla takipçisi olunacaktır.
“Hiçbir meslek grubuna yönelik şiddet kabul edilemez. Sağlık çalışanlarımızın güvenli bir çalışma ortamında hizmet vermesi en temel önceliğimizdir.” Hastane yönetimi olarak; sağlık çalışanlarımıza yönelik her türlü şiddet eylemini en güçlü şekilde kınadığımızı bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunarız” açıklamalarına yer verildi.
Kardiyolog İsmail Bıyık meslektaşına yapılan saldırı hakkında açıklamalarda bulundu.
Babasının genç yaşta vefat ettiğini söyleyen Doktor Bıyık, “Ben 11 yaşındayken babam yüksek tansiyon beyin kanaması ve 1 hafta sonra kalp krizi geçirdi ve yolda araba bozuldu 42 yaşında öldü. Son 5-6 yıl içinde ablam kalp doktorundan çıktıktan 15-20 dakika sonra arrest oldu yoğun bakımda kalp krizinden öldü. Abim evinde kalp krizi sonucu öldü. Kayın babam kalp krizi sonucu evinde ölü bulundu. Kayın validem yoğun bakımda kalp krizi sonucu öldü. 15 gün önce annem kalp krizi sonucu bahçesinde ölü bulundu. Kaderin cilvesi bende bir kalp doktoru oldum. Birçok hastanın hayatını kurtardım. Yukarıdakilere bir faydam olmadı.
“Hastanız vefat etti dediğimizde bize saldırmanız bir şeyi değiştirmez”
Bunları niye yazdım. Ne yaparsak yapalım insanların kaderini değiştiremeyiz. O da "ÖLÜM" dür. Biz hekimler sadece süreyi biraz uzatabiliriz. Belki o da daha vakti varsa! Bizden mucize beklemeyin. Soran olursa "hasta iyi deriz" öyle olmasını istediğimiz için. Nasıl olsa acı son gelince gerçek ortaya çıkar ölüm kaderdir ve gerçektir. Hastanız vefat etti dediğimizde bize saldırmanız bir şeyi değiştirmez. Ancak, gardımızı düşürür. Tüm hekimlerimizin riskli işleri başarma ve yapma arzusunu yok eder. Hiç kimse hasta riski almak ameliyat yapmak istemez. Herkes korkar. Hastaya dokunursam işler ters gider maazallah saldırıya uğrarım diye düşünür. Günümüzde para için doktorluk yapılmaz. Maddi getirisi çok düşük harcanan ömre ve alınan riske göre. Bugün mesai arkadaşım Dr. Ahmet Kandemir' e yapılan saldırıyı kınıyorum. "Kimse kimseye bir şey yapamaz. Kendine yapar" Bahçede ölü bulduğumuz annemiz için 112 niye geç geldi diye saldırmamızın bir şeyi değiştirmeyeceği gibi. Hepimiz öleceğiz. Kader bu” dedi.
