Uşak inşaat sektöründe oldukça sancılı bir dönem yaşanıyor. Özellikle yıkım işi yapan firmaların tekelleşerek yüksek fiyat talep ettiklerinin belirten bazı Uşaklı müteahhitler, Afyonkarahisar ve Denizli gibi komşu illerden yıkım firmalarıyla anlaşarak, Uşaklı firmaların talep ettiği ücretin yarısından bile daha az fiyata yıkım yaptırdıklarını iddia ediyorlar.
Ancak, il dışından gelen bu firmaların çoğunun yıkım ruhsatı olmadığı, korsan yıkım yaptıkları, bunun da çok tehlikeli olduğu belirtiliyor.
“UŞAKLI OLARAK YAŞANAN ACI OLAYLARDAN İBRET ALMASINI BİLMİYORUZ”
Uşak 2025 yılına yeni girilen günlerde acı bir olay yaşamıştı. Uşak Belediye İşhanı yıkımı, 5 Ocak 2025 tarihinde bir İstanbul firması tarafından yıkılırken kepçe operatörü 2 çocuk babası Bekir Tut (60) makinesiyle birlikte enkaz altında kalarak feci şekilde can vermişti.
Bu olay üzerine, Uşak Belediyesi ve Uşak Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü, Uşak’ta yıkım işlerine sıkı denetim uygulamaya başladı. Edindiğimiz bilgilere göre: Uşak’ta yaklaşık 30 hafriyat firması bulunuyor. Bu firmalardan 6’sı da yıkım için ruhsat sahibi firmalar.
Ancak, bu firmaların arasında anlaşarak tekel oluşturduğunu iddia eden bazı müteahhitler, Uşaklı yıkım firmalarının talep ettiği yıkım ücretini fahiş bularak il dışından firmaları tercih ettiği öğrenildi.
https://www.yesilsivasligazetesi.com/ İnternet Haber Sitesi olarak yaptığımız yaraştırmaya göre; Uşak dışından gelip yıkım işi üstlenen bazı firmaların yıkım ruhsatı olmadığı ve yasaların gerektirdiği makine cihaz ve güvenlik önlemlerinden yoksun bulunduğu iddia ediliyor.
Özellikle büyük ve çok katlı yıkım işlerinde bulunması gereken pulverizatör ve ekskavatör gibi makinelerin bulunması gerekiyor. Bu makinelerin de yıkım yapılacak binanın yüksekliğine göre yüksekliği olması gerekiyor. (Belediye İşhanı yıkımı sırasında en az 27 metre bomu olması gereken ekskavatör bomu 16 metre olduğu için feci kazanın meydan geldiği iddia edilmişti)
UŞAKLI FİRMALAR YIKIM İŞİNE SOĞUK BAKIYOR
Belediye iş hanı yıkımı sırasında meydana gelen üzücü olay sonrası, denetimlerin sıkılaşması, Uşaklı yıkım ve hafriyat firmalarının da gözünü korkuttuğu için yıkım işine eskiden beri bu işi yapan 6 firma dışında niyetlenen çıkmıyor.
Ne kadar önlem alınsa da can kaybı riskinin yüksek olması, ortaya çıkan toz ve pislikten yıkım alanı çevresindeki insanların rahatsız olması, yasalara göre bulunması gereken makine ve cihazların maliyetinin yüksek olması, bu konuda yeni yatırımcıların piyasaya girmesini engelleyen faktörler olarak görülüyor. Olası bir can kaybında yıkımdan kazanacakları 50-60 bin TL olurken 2-3 milyon TL kan parası ödeme riskini göze alamıyorlar.
ESKİ BİNA YIKMANIN CEZASI YOK
Yine yaptığımız araştırmaya göre; eski binaların izinsiz yıkımı için İmar Kanunu ve yönetmeliklerinde herhangi bir cezai yaptırım yok.
Ancak, belediye izinsiz yıkım sırasında suçüstü yapabilirse kabahatler kanuna göre cüzi bir ceza yazabiliyor.
Geçmişte yaşanan üzücü olaylardan ders alamadığımız sürece; yetkisiz ve izinsiz yıkımlardan daha çok canımız yanacak gibi görünüyor.
