Bir tarih göz göre göre yok oluyor. 1876 yılında yapılan tarihi Akarca Köyü Camisi, köyde yeni bir caminin inşası ile terkedilmiş kullanılamaz duruma geldi. Duvarları büyük ölçüde yıkılmış kaderine terk edilmiş türünün eşsiz örneği olan bu cami göçme tehlikesi yaşıyor. Yapının önemli bölümleri durumundaki el işlemeli ahşap süslemeli yüzeyleri 1996 yılında çalınmıştı.
Akarca köyüne 1991 yılında yeni bir cami yapılmasıyla kaderine terk edilen 149 yıllık abide sürekli tarihi eser kaçakçılarının saldırısına uğradı. Yapının önemli bölümleri durumundaki ahşap süslemeli yüzeyleri, yerinden sökülmek suretiyle çalınarak yok edildi.
Uşak Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Elif Gürsoy bir çalışmasında Akarca Köyü Camisinden şöyle bahsetmektedir: “Uşak ili içerisinde hem cami mimarisinde hem de sivil mimari örneklerinden ev üretimlerinde yoğunlukla karşılaşılan Batı sanatı etkilerinin Sivaslı ilçesinde yer alan bir köy camisinde de oldukça özenli kullanımı bilim insanlarının bile dikkatini çekti. Kareye yakın dörtgen planı, üç birimli son cemaat yeri ile sade planlı camide tavan düzenlemesi ve tavan süslemesi, sade plana karşıt görünüm sağlamaktadır.
Tavanda süslemeli bölümlerde eksikler bulunmasına rağmen özenli işçiliği ile kayda değer durumdaki yapı, duvar yüzeyine kalem işi uygulaması ile yapılmış süslemeleri ile de önem kazanmaktadır.
Sade, gösterişsiz mimarisinin yanında hem ahşap tavanlı camiler hem de kalem işi süslemeli camiler içerisinde yer alabilecek Akarca Köyü Camisi, süslemeleriyle de batı sanatı etkilerini yansıtmaktadır.”
DUVARLARI İKİYE AYRILMIŞ HER AN ÇÖKEBİLİR
Caminin son hali ise içler acısıydı. Tavanın bir kısmı ev duvarlar çökmüş, içerisi enkaz haline gelmiş, duvarları ikiye ayrılmış, minaresinde büyük tahribat olduğunu gözlemledik.
Son dönem Osmanlı mimarisinin Anadolu toprakları üzerinde ayakta kalmaya çalışan bu eşsiz yapının daha önce iki kez restore edilmesine karar verildiğini, ancak bir türlü muvaffak olunmadığını öğrendik.
“Tarihimize ve ecdadımıza sahip çıkalım” sözlerinin içi boş kaldığına kanıt olarak son günlerini yaşayan bu 149 yıllık anıt her an yok olabilir.